..:: BİLGİ VADİSİ ::.. BİLGİ VADİSİ RSS   TWİTTER   BİLGİ VADİSİ FORUM FACE GRUBU  

Anasayfa Kimler Çevrimiçi Bugünkü Mesajlar Forumları Okundu Kabul Et
Geri git   ..:: BİLGİ VADİSİ ::.. > GENEL KONULAR > TARİH KÖŞESİ > Efsaneler Ve Destanlar
Google

   

 
Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Anamas Dağı - Yaylası İsminin Efsanesi
Konudaki Cevap Sayısı
0
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
779

Yeni Konu aç Cevapla
 
Seçenekler Stil
Eski 13.06.11, 14:15   #1
sansar
 
sansar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
 
Üye Numarası: 2752
Üyelik tarihi: 27.12.2009
Yaşım: 55
Mesajlar: 3.980
Konular: 2849
Rep Bilgisi
Rep Gücü : 25
Rep Puanı : 764
Rep Seviyesi : sansar is a splendid one to beholdsansar is a splendid one to beholdsansar is a splendid one to beholdsansar is a splendid one to beholdsansar is a splendid one to beholdsansar is a splendid one to beholdsansar is a splendid one to behold
Aktivite
Level: 47 [♥ Bé-Yêu ♥♥ Bé-Yêu ♥♥ Bé-Yêu ♥♥ Bé-Yêu ♥♥ Bé-Yêu ♥]
Paylaşım: 116 / 1166
Güç: 1326 / 49080
Tecrübe: 65%

İletişim
Standart Anamas Dağı - Yaylası İsminin Efsanesi



Anamas Dağı / Yaylası İsminin Efsanesi

Yöre: Isparta

Isparta'nın Anamas Yaylası; Sütçüler, Beyşehir Gölü, ve Ş.Karaağaç arasında bulunun geniş yaylanın adıdır. 1500 metre yüksekliği bulmaktadır. Bir zamanlar Aksu ilçesine, Anamas dağına ve yaylasına Anamas denmesi ile ilgili olarak iki söylence bulunmaktadır.

Söylencelere geçmeden önce bu bölgede bilinen ilk medeniyet Hititlerdir. Hititler döneminde (M.Ö. 1800-1200) bölgenin adı Pitaşşa olarak geçmektedir. Çevre ilcelerin geçmişi, M.Ö. 8000-5500'e kadar uzanmaktadır.

Anamas nedir, nasıl doğdu; şimdi bunlara bakalım


Birinci Anlatım

Vaktiyle bu bölgede yaşayan fakir bir ailenin oğlu, anasının yanlış telkinlerine kapılarak küçükken yumurta ve tavuk hırsızlığına başlamıştır. İşi gitgide büyüterek korkulur bir eşkıya olmuş, yol keser, haraç alır, her türlü ******leri yapmaya başlamış. Nihayet yakasını hükümetin pençesine kaptırmış. Kıydığı canların, yollarını kestiği mazlumların bedduâsı onu darağacı altına getirmiş. Tam asılacağı sırada son isteği sorulmuş. Abdest almış ve iki rekat namaz kılmış ve ellerini göğe kaldırarak:
"-Yarabbi, bu işlerde benim günahım yok. Beni bu kötü yollara anam öğütledi. Beni asma Anamı-as..." diye yalvarmağa başlamış.
Derken adamı asmağa memur olan hükümet adamları, zavallı delikanlı yiğidin macerasını dinlemişler ve onu asmaktan vazgeçmişler.


İkinci Anlatım

Çok eskiden bu dağda bir zengin ağa yaşarmış. Astığı astık, kestiği kestikmiş. Ağanın adamları, sürüleri, sürülerine bakan çobanları varmış. Çobanlarından biri özü sözü doğru, yağız bir delikanlı imiş. Delikanlı, ağanın kızına aşıkmış. Yıllarca "Ben bir çobanım, o ağa kızı" diye aşkını kor yapıp içinde saklamış. Ama bir zaman gelmiş dayanamamış

"-Ana" demiş. "-Bana ağanın kızını isteyeceksin."
Ana önce korkmuş, çekinmiş ama oğlunun solan yüzüne dayanamamış, gitmiş kızı istemiş. Meğer kız da çobanı severmiş. Ağa, kızının hatırı için çobanın dileğini hoş görmüş. Demiş ki:
"-Kızımı veririm, ama, koyunlarımı bir gün susuz bırakacak, ertesi gün göl kıyısına ***üreceksin."
Çoban kabul etmiş. Ağanın dediği gibi sürüyü susuz bırakıp, göle ***ürmüş. Tam yaklaştıklarında başlamış kaval çalmaya. Cümle koyunlar, kuzular durmuşlar. Kavalın sihirli sesi onları büyülemiş, suyu görmez olmuşlar. Yalnız içlerinden biri kendini sudan alamamış. Binlerce başlık sürüdeki bir koyun yüzünden de ağa: "-Olmaz" demiş. Bir daha denemişler yine olmamış. Üçüncüsünde inatçı koyun da, kavalın nağmesine uyup su içmemiş. Bu defa ağa: "-Bir kere daha dene" deyince çoban kızmış. "Anamı assalar bu kızı almam" demiş ve vermiş kendini dağa. Bir daha ne gören olmuş, ne sesini duyan.

"Anamı assalar" sözü de yıllar içinde değişerek Anamas olmuştur.

Her iki hikayede bir kelimenin zaman içinde değişiminden bahsetmekteler. Birinci hikaye bana daha anlamlı geldi.

İkinci hikayede bahsedilmese de sanırım çobandan susuz koyunları dere kenarında da susuz bırakması istenmiş (orijinalini aynı şekilde eklediğimden bu açıklamayı yapma gereği duydum)

Günümüzde Isparta'nın ilçesi olan Aksu, 26.05.1965 tarih ve 3427 sayılı kararname ile Aksu ismini almış, 19.06.1987 tarih ve 3392 sayılı kanunla İlçe statüsüne girmiş. Aksu olmadan önce Eğirdir’in bucağı iken, 1954 yılında Yenice, Bucak, Mirahor ve Akcaşar köylerinin birleşmesi ile Anamas beldesi olmuş.


ww.uydulife.tv
__________________






sansar isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Yeni Konu aç Cevapla

Bookmarks


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz Aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2024, vBulletin Solutions, Inc.
Dizayn ve Kurulum : Makinist
Forum SEO by Zoints

E-Marine Education | Vbulletin | Tosfed |
www.bilgivadisi.biz   www.bilgivadisi.biz